Sıkça Sorulan Sorular

Linux, Internet üzerinden haberleşen çok sayıda gönüllü programcının desteğiyle Linus Torvalds tarafından baştan başlanarak geliştirilmiş GNU/Linux işletim sisteminin çekirdeğidir.
Linux aslında, GNU sisteminin (teknik terimle çekirdek ya da kernel denilen) esas bileşenlerinden biridir. Günümüzde kullanıcıların kullandığı sistemi doğru adlandırmak için "GNU/Linux dağıtımı" ibaresini kullanmak daha doğrudur. Pratikte "Linux" ismi daha fazla biliniyor ve bugün herkes tüm sisteme kısaca "Linux" diyor. Bu da pek çok karışıklığa yol açıyor. Sistemi GNU / Linux olarak adlandırmak, teknik olarak çok daha anlamlıdır. Karışıklığı önlemek için, GNU yazılımı ve Linux çekirdeği içeren işletim sistemi dağıtımlarına atıfta bulunmak için "GNU / Linux" kullanılır. GNU kısmı olmadan "Linux" kullandığıldığında çekirdeği kastedilir.
Evet. Linux® adı altında rastgele bir yazılım satamazsınız. Ticari marka Linux Mark Institute tarafından tutulmaktadır.
Özgür yazılım (İngilizcesi free software), kullanıcısına çalıştırma, kopyalama, dağıtma, inceleme, değiştirme ve geliştirme özgürlükleri tanıyan yazılım türüdür. Özgür yazılım ile kastedilen özgürlük, yazılımın kullanım hakları ile ilgilidir, ekonomik boyutu ile değil. Özgür yazılımlar çoğunlukla ücretsiz olsalar da ücretsiz olmak zorunda değildirler. İngilizce sözlükler “free” kelimesi için yirmiye yakın anlam sıralar. Bunlardan sadece bir tanesi “bedava” iken geri kalanları özgürlük ve sınırlamaların olmaması (freedom) kavramlarına atıfta bulunur.
Açık kaynak bir bilgisayar yazılımının makina diline dönüştürülüp kullanımından önceki, programcılar tarafından okunur, anlaşılır, yeni amaçlara uygun değiştirilebilir halinin gizli tutulmayıp, açık halinde kamuyla paylaşılıyor olmasına verilen isimdir.
1.cevap

Özgür Yazılım hareketi 1983’de başlayan ve kullanıcıların yazılımları çalıştırma, anlama, değiştirme ve değiştirdikleri halini dağıtma özgürlüklerini savunan bir harekettir. Açık Kaynak ise neredeyse aynı ilkeleri farklı ifadelerle savunan ve 1998’de ortaya çıkan, özgür yazılım topluluğunun içinden çıkan bir oluşumdur. Özgür Yazılım hareketinin başlatıcısı Stallman açık kaynağı bir yazılım geliştirme metodolojisi, özgür yazılımı ise bir sosyal hareket olarak görmektedir.

Bir yazılımın açık kaynaklı yazılım olması, özgür yazılım olması veya özgür lisanslanmış olması anlamına gelmez. FSF (tr. Özgür Yazılım Vakfı) tanımına göre özgür yazılım, aşağıdaki dört özgürlüğü sağlayan yazılımdır: • Herhangi bir amaç için yazılımı çalıştırma özgürlüğü (0 numaralı özgürlük). • Her ne istiyorsanız onu yaptırmak için programın nasıl çalıştığını ögrenmek ve onu değiştirme özgürlüğü (1 numaralı özgürlük). Yazılımın kaynak koduna ulaşmak, bu iş için önkoşuldur. • Kopyaları dağıtma özgürlüğü. Böylece komşunuza yardım edebilirsiniz (2 numaralı özgürlük). • Tüm toplumun yarar sağlayabileceği şekilde programı geliştirme ve geliştirdiklerinizi (ve genel olarak değiştirilmiş sürümlerini) yayınlama özgürlüğü (3 numaralı özgürlük). Kaynak koduna erişmek, bunun için bir önkoşuldur. Bir program, eğer kullanıcıları bu özgürlüklere sahipse özgür yazılımdır.

2.cevap

Evet ve hayır. Teknik olarak, açık kaynak programlarının büyük çoğunluğu özgür yazılımdır ve bunun tersi de geçerlidir.

Felsefe açısından işler oldukça farklıdır. “Açık kaynak” terimi, “özgür yazılım” ı daha cazip hale getirmek için üretildi, destekçileri açık kaynak yazılımını yazılım yapmanın daha iyi bir yolu olarak görüyorlar.

“Özgür yazılım” terimini destekleyenler, yalnızca yazılımın oluşturulma biçimine değil, özgürlüğe değer verir ve bu nedenle “açık kaynak” teriminin noktayı kaçırdığını iddia ederler.

Hangi terimi kullandığınız sadece yazılım vizyonunuza bağlıdır.

Pardus, TÜBİTAK - ULAKBİM tarafından geliştirilen bir GNU/Linux dağıtımı ve açık kaynak yaygınlaştırma projesidir.
Teknik açıdan incelendiğinde, Pardus’un diğer dağıtımlardan paket seçimi ve özelleştirmeler dışında bir farkı yoktur ancak; nihai ürün ve kullanışlılık açısından bakıldığında Türkçe konusunda diğer dağıtımlardan daha ileride, Pardus alt projeleri ve kullanıcıların ihtiyaç duyabileceği diğer paketleri de içeren, Türkiye içerisinde ve özellikle kamu kurumlarında daha rahat kullanılabilecek şekilde özelleştirilmiş ve Türkiye’deki kullanıcı alışkanlıkları ve ihtiyaçlarına daha uygun bir dağıtımdır.
Pardus’un Debian tabanlı olarak geliştirilmesinin nedenleri şu şekilde sıralanabilir:

Müşteri isteği: Pardus Projesi TÜBİTAK ULAKBİM bünyesine taşındığında Debian tabanlı bir dağıtım olarak devam etmesi yönünde bazı kamu kurumlarından istekler gelmiştir. Bu istekler ve isterler doğrultusunda Pardus Debian tabanına geçiş yapmıştır.

Güncel teknolojiler ile eşzamanlı ve eşgüdümlü olabilme yeteneği: Pisi paket sistemini kullanan Pardus, ilk geliştirildiğinde GNU/Linux dünyasına bir çok yenilik getirmiş ve bir çok şeyin daha iyi yapılabileceğini dünyaya göstermiştir ancak; açık kaynak yazılımın doğası gereği bu geliştirmeler diğer projeler tarafından incelenmiş ve muadilleri de eşlenik sistemlere (örn: apt, sysV ve ağ yönetimi) de yansıtılmış ve Pisi temelli Pardus bu alanda görevini fazlası ile yerine getirmiştir. Dünyadaki gelişmeler ve Pardus’un Debian tabanlı olmasının sağladığı avantajları nedir? sorusunda da belirtilen maddeler de göz önünde alındığında, dünya açık kaynak geliştirme camiası ile daha entegre ve eşgüdüm içerisinde bir Pardus hem ülkemizin yazılım geliştirme hem de teknoloji üretme konusunda yeteneklerini arttırmaktadır.

Pardus’un Debian tabanlı olmasının sağladığı avantajlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

Geniş paket seçimi: Debian paket deposunda 80.000 den fazla paket bulunmaktadır. Bu paketler Pardus tarafından da kullanılmakta ve kullanıcılara rahatça kurup kullanabilecekleri son derece geniş bir yazılım kataloğu sunmaktadır.

Güvenilirlik ve güvenlik: Debian yıllar içerisinde güvenlik ve güvenilirlik konusunda kendisini kanıtlamıştır. Yeterince güvenilir olmadan sürüm çıkartmama ve güvenlik sorunlarını 24 saat içerisinde çözen bir ekibe sahip olması gibi diğer GNU/Linux dağıtımlarından ayıran belirgin bazı özelliklere sahiptir. Özellikle sunucu dünyasında Debian “kur, ayarla ve unut” şeklinde kullanılabilmesi ile ünlenmiştir.

Uluslararası teknolojiler ile eşzaman ve eşgüdüm olanağı: Açık ve özgür yazılım topluluklar tarafından geliştirilmekte, fikir ve teknolojiler paylaşılıp beraber geliştirildikçe daha sağlıklı ve yetenekli olmaktadır. Dünyanın en yaygın ve en büyük dağıtımlarından biri ile beraber çalışmak ve geliştirme yapmak, Pardus’u hem teknoloji hem de yetenekler açısından dünya ile eşdeğer bir konumda tutmakta, hem de Pardus’un geliştirdikleri ile Linux dünyasına geri katkı yapabilmesinin önünü açmaktadır.

Yetenekli geliştirme araçları ve paket yönetim sistemi: Debian tarafından geliştirilmiş olan .deb paket yapısı şu anda dünya üzerindeki en gelişmiş yazılım paketleme ve dağıtım sistemlerinden bir tanesidir ve sistem üzerinde çalışacak yazılımların geliştirilmesini ve dağıtılmasını oldukça kolaylaştırmaktadır. Bu yazılım ve paket ekosisteminin etrafında bulunan diğer geliştirme araçları da Debian ve GNU/Linux üzerinde yazılım geliştirme ve paketleme süreçlerini oldukça kısaltmaktadır. Bir önceki madde ile birleştirildiğinde bu herkes için daha kaliteli bir dağıtımın daha kolay üretilebileceği anlamına gelmektedir.

ULAKBİM ve Hava Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş. (HAVELSAN) arasında 9 Eylül 2016 tarihinde Pardus Dönüşüm için işbirliği protokolü imzalandı. Protokol kapsamında HAVELSAN’da üretilen yazılımlar ve sistemlerin Pardus Dönüşümleri ve uyumlulukları için çalışmalar başlatılmış olup, Pardus ve açık kaynak alt projeleri HAVELSAN’da uygulanması ve sistem güvenliği konularında iş birliği gerçekleştirilecektir.
Hayır. GNU / Linux, en yaygın olarak kullanılan özgür sistemdir; bununla birlikte bir dizi başka sistem var. Bunlara UNIX türevleri FreeBSD, NetBSD, OpenBSD, BeOS klonu Haiku OS, Windows NT klonu ReactOS, DOS klonu FreeDOS ve Syllable dahildir.

Hayır. MacOS’ta birkaç ücretsiz yazılım bileşeni vardır ve teknik olarak GNU / Linux sistemlerine benzer. Ancak genel olarak, tescilli bir yazılımdır: Windows ile ilgili tüm sorunlar da bu yazılım için geçerlidir.
Bir Linux dağıtımı (kısaca dağıtım); Linux çekirdeği, GNU araçları ve bir masaüstü ortamının bir araya gelmesiyle, bu birlikteliği sürdürülebilir şekilde yönetecek bir yapılandırma araçları seti, yazılım güncelleme araçları vb. ile oluşturularak tam teşekküllü bir işletim sistemi haline gelen uygulamalar bütününü ifade eder. Dağıtım kavramı, özgür yazılım felsefesinin çok alternatifli dünyasının bir sonucu olarak ortaya çıkmış, Linux’a özgü bir terimdir. Yaygınlıkları ve GNU/Linux dünyasına katkılarıyla öne çıkan bazı dağıtımlar vardır: Debian, Ubuntu, Red Hat, Fedora, Linux Mint, openSUSE bunlardan birkaçıdır. https://distrowatch.com/
Açık kaynak kod terimi yalnızca tam anlamıyla kaynak koda erişim anlamına gelmemektedir. Açık kaynak kod terimi, aşağıdaki kriterlerin yerine getirilmesi anlamına gelmektedir.

1.Serbest yeniden dağıtım 2. Kaynak kod 3.Türetilmiş çalışmalar 4. Yazarın kaynak koduyla bütünlük 5.Kişi ya da gruplar arasında ayrım gözetmeme 6.Çalışma alanlarına karşı ayrım yapmama 7.Lisansın dağıtımı 8.Lisans bir üretim için özel olmamalıdır. 9. Lisans başka bir yazılımla sınırlanmamalı 10.Lisans, yanlı bir teknolojiyi desteklememeli

Açık Kaynak kodlu yazılımların lisans problemi olduğu düşünülmemelidir. Bu noktada karşımıza, kaynak lisanslama modelleri olarak üç kategori çıkmaktadır: Serbest (Free) Model’e göre, program serbestçe değiştirilebilir ve yeniden dağıtılabilir. Telif Hakkı olmayan (copyleft) model’de ise, programı yaratan kişi ya da grup program üzerindeki entelektüel haklarından, özel lisanslama hakkından vazgeçmektedir. GPL-Uyumlu Model’de de, lisans yasal olarak GPL lisanslama yapısına bağlı olarak oluşturulur
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler açısından Ö/AKK yazılımın oldukça fazla sayıda potansiyel yararı söz konusudur. Ülkeler yönetsel ve kamusal sistemlerinde, ekonomilerinde ve toplumsal yaşamda Ö/AKK yazılımın kullanılmasını destekleyerek önemli yararlar elde edebilmektedir. Bu yararlar stratejik, ekonomik ve sosyal yararlar olarak gruplandırılabilir.

Stratejik Yararlar Yerel kapasiteyi/endüstriyi geliştirme Ġthalatı düĢürme/döviz stokunu koruma Ulusal güvenliği artırma Telif hakkı ihlallerini azaltma YerelleĢmeyi olanaklı hale getirme

Ekonomik Yararlar Rekabeti artırma Toplam sahip olma maliyetini azaltma Güvenliği artırma Satıcıdan bağımsızlığı sağlama

Sosyal Yarar Enformasyona erişimi artırma